4 Mart 2009 Çarşamba

Yaşar ŞERİF

Irak Türkmenleri Kardeşlik ve Kültür Derneği Başkanı.1965 yılında Irak Kerkük şehrinde doğdu.

İslami uyanışa davet
Her ümmetin tarihini yazan adamlar vardır ve eğer tarihlerinde bir takım hatalar varsa o hataların kaynağını ve etkenlerini araştırıp bir şekilde örtbas etmeye çalışmışlardır.
Onun için insanların gözünde vatansever kalmışlardır. Ondan sonra gelen yeni nesil de bu ümmetin ne kadar yüce olduğunu düşünür ve işlenen hataları bir daha işlememeye gayret gösterir. Ve tarih yazanlar ümmetin daha iyi bir şekilde yapılanmasında rol almıştırlar aynı zamanda tarihlerinin iyi taraflarını olağanüstü abartarak yeni neslin iftihar kaynağı olmuşlardır.
İslam ümmetinin tarihinde de diğer ümmetler gibi kötü olaylar yaşanmıştır. İçinde doğan mezhepler ve cemaatler sebebiyle çatışmalar yaşanmış ve her cemaat diğerini küçük düşürüp eksik göstermeye kalkmıştır. Bunlar neticesinde İslam ümmetinde boşluklar oluşmuş ve bu koca ümmet zayıf düşüp parçalanmıştır, asırlar boyu dünyanın liderliğini yapan İslam ümmeti bugün lidere ihtiyaç duyan bir ümmet haline gelmiştir. İnsanlık tarihine bakarsanız, Hazret-i Resulullah (SAV) ve sahabelerin ümmetini, dünyanın en üstün ve örnek ümmeti olarak görürsünüz. Medine-i münevvere'de başlayan medeniyet, hulefa-i raşidin dönemine dek kırk yılık çok kısa bir zaman zarfında olgunlaşan daha sonra asırlara uzanan bir İslam medeniyeti görüyoruz, bu medeniyet yer yüzüne adaleti, ilmi, fazileti ve güzel ahlakı yaymıştır. Zira bu ümmet iki sağlam esasa dayanmıştı; biri hükümde adalet diğeri söz birliği ve lidere itaat.
Günümüzde dünya haritasına baktığımızda Müslümanların yaşadı kları bölgelerin maalesef kan deryasında boğulduğunu, ihtilaşar ve cehalet içinde çırpındıklarını görmekteyiz. Öyle ki iki farklı grup bile bir araya gelememektedir, sonucunda da sömürgeciler İslam ümmetinin servetlerini yağmalayıp sömürmekte ve kendi uğursuz medeniyetlerini